Selam dostlar,
Emeklilik konusunda bir problemimiz var. Konuya vakıf arkadaşların yorumlarını bekliyoruz.
Hasta 1968 doğumlu erkek, SSK başlangıç Ocak-1993, bitiş Aralık-2008. Ekonomik kriz nedeniyle işten ayrıldıktan bir süre sonra ALS (Bulber) teshisi konmuş ve bir süre sonra malülen emeklilik işlemlerine başlamış. Raporlar % 46 sakat olarak değerlendirilmiş ve malülen emeklilik talebi reddedilmiş. Aralık-2009 da itiraz dilekçesi gönderilmiş. Halen cevap bekleniyor.
Bu bilgileri dün öğrendim. Konuyu çok iyi bilmememe rağmen hastanın malulen değil de engelli emeklisi olarak (15 yıl ve 3600 iş günü, %46 engellilik oranı) emekli olabileceğini düşündüm. Diğer taraftan 5000 iş gününü tamamlaması için 613 gün kalmış, “askerlik borçlanması ile normal emekli olabilir mi” sorusu aklıma geldi, ancak normal emeklilikte yaş sorunu olur mu? Onu bilemiyorum. Bu arkadaşımız her halükarda malülen veya engelli veya normal emeklilik hakkına sahip görünüyor bence.
Ancak bize şu anda en acil gereken şey sosyal güvencenin bir an önce olması ve hastanın gereken operasyonları yaptırması, emeklilik en çok bunun için gerekli. Birilerinin onay kararını beklerken hastanın durumunun çok fazla ağırlaşması veya kaybedilmesinden endişeleniyorum. O yüzden sonuca gidecek en kısa yolu belirlemek için değerli fikirlerinizi bekliyorum.
(Burada bir açıklama yapmak istiyorum. Bulber ALS, ALS nin en ağır ve tehlikeli türüdür. Hastalık boğaz bölgesindeki kasların tutulmasıyla başlar, dolayısıyla en hayati fonksiyonlar olan yutkunma, nefes alma ve konuşma yeteneği kaybolur. Başlangıçta hastayı ayakta sapasağlam görürsünüz, sadece konuşamıyor ya da genzine su kaçırıyordur. Ancak beslenme ve solunum yetersizliğinden dolayı, hastalık hızlanır, hasta diğer hareket yeteneklerini de kaybedebilir. Bu durumda hastanın düzenli takibi, mideden beslenmesi ve solunum desteği alması gerekir. Bizim hastamızda da ilk aşamada heyet raporu aldığından, ayrıca –muhtemelen heyetteki doktorların durumu tam bilmemesi veya anlayamamasından dolayı- % 46 sakatlık oranı verilmiş. Raporun alınması üzerinden birkaç ay geçmesine rağmen, hasta konuşamıyor, yutkunamıyor, hızla kilo kaybediyor, güçsüz ve yürürken denge kaybı başlamış. Hastalığın seyrini bilmeme rağmen benim dahi inanamadığım bir hızla ilerliyor. Bunda stres, gelecek kaygısı ve hastalığın türü vb. hepsi birlikte etken oluyor. Hastanın acilen PEG ve Trakeotomi operasyonları (mide ve boğazının delinmesi) geçirmesi gerekiyor. Ancak halen çalışmadığı ve emeklilik başvurusu sonuçlanmadığı için sosyal güvencesi yok ve belirttiğim operasyonların yapılması için gereken maliyet net olarak belli değil. Yoğun bakıma girecek mi? Girerse kaç gün kalacak? Bunlar operasyon sırasında hastanın durumuna bağlı olarak değişen şeyler. Dolayısıyla sosyal güvence şart ve vaktimiz çok kısıtlı).
Herkese selam ve sevgiler.
Saadet
Emeklilik konusunda bir problemimiz var. Konuya vakıf arkadaşların yorumlarını bekliyoruz.
Hasta 1968 doğumlu erkek, SSK başlangıç Ocak-1993, bitiş Aralık-2008. Ekonomik kriz nedeniyle işten ayrıldıktan bir süre sonra ALS (Bulber) teshisi konmuş ve bir süre sonra malülen emeklilik işlemlerine başlamış. Raporlar % 46 sakat olarak değerlendirilmiş ve malülen emeklilik talebi reddedilmiş. Aralık-2009 da itiraz dilekçesi gönderilmiş. Halen cevap bekleniyor.
Bu bilgileri dün öğrendim. Konuyu çok iyi bilmememe rağmen hastanın malulen değil de engelli emeklisi olarak (15 yıl ve 3600 iş günü, %46 engellilik oranı) emekli olabileceğini düşündüm. Diğer taraftan 5000 iş gününü tamamlaması için 613 gün kalmış, “askerlik borçlanması ile normal emekli olabilir mi” sorusu aklıma geldi, ancak normal emeklilikte yaş sorunu olur mu? Onu bilemiyorum. Bu arkadaşımız her halükarda malülen veya engelli veya normal emeklilik hakkına sahip görünüyor bence.
Ancak bize şu anda en acil gereken şey sosyal güvencenin bir an önce olması ve hastanın gereken operasyonları yaptırması, emeklilik en çok bunun için gerekli. Birilerinin onay kararını beklerken hastanın durumunun çok fazla ağırlaşması veya kaybedilmesinden endişeleniyorum. O yüzden sonuca gidecek en kısa yolu belirlemek için değerli fikirlerinizi bekliyorum.
(Burada bir açıklama yapmak istiyorum. Bulber ALS, ALS nin en ağır ve tehlikeli türüdür. Hastalık boğaz bölgesindeki kasların tutulmasıyla başlar, dolayısıyla en hayati fonksiyonlar olan yutkunma, nefes alma ve konuşma yeteneği kaybolur. Başlangıçta hastayı ayakta sapasağlam görürsünüz, sadece konuşamıyor ya da genzine su kaçırıyordur. Ancak beslenme ve solunum yetersizliğinden dolayı, hastalık hızlanır, hasta diğer hareket yeteneklerini de kaybedebilir. Bu durumda hastanın düzenli takibi, mideden beslenmesi ve solunum desteği alması gerekir. Bizim hastamızda da ilk aşamada heyet raporu aldığından, ayrıca –muhtemelen heyetteki doktorların durumu tam bilmemesi veya anlayamamasından dolayı- % 46 sakatlık oranı verilmiş. Raporun alınması üzerinden birkaç ay geçmesine rağmen, hasta konuşamıyor, yutkunamıyor, hızla kilo kaybediyor, güçsüz ve yürürken denge kaybı başlamış. Hastalığın seyrini bilmeme rağmen benim dahi inanamadığım bir hızla ilerliyor. Bunda stres, gelecek kaygısı ve hastalığın türü vb. hepsi birlikte etken oluyor. Hastanın acilen PEG ve Trakeotomi operasyonları (mide ve boğazının delinmesi) geçirmesi gerekiyor. Ancak halen çalışmadığı ve emeklilik başvurusu sonuçlanmadığı için sosyal güvencesi yok ve belirttiğim operasyonların yapılması için gereken maliyet net olarak belli değil. Yoğun bakıma girecek mi? Girerse kaç gün kalacak? Bunlar operasyon sırasında hastanın durumuna bağlı olarak değişen şeyler. Dolayısıyla sosyal güvence şart ve vaktimiz çok kısıtlı).
Herkese selam ve sevgiler.
Saadet
