Kasko firmasi ile yapmış olduğum görüşmede
Tarafıma iki seçenek sunuldu.
ilk Seçenek eğer aracımı hurdaya ayırıp hurda belgesi alırsam bana 128 bin tl ödenecek ve 5 yıl dolmasını beklemeden ötv siz araç alma hakkımı kullanarak 200 bin tl altında herhangi bir araç alabilme hakkına sahip olacağım.
ikinci Seçenek ise 60 bin tl ötv ödeyip arac için çekme belgesi alarak 264 bin tl ödenmesi ve bu durumda yeni araç almak için 5 yıl dolmasını beklemem gerekecek.
Kasko ile yaptığım ilk telefon görüşmesinde tarafıma 248 bin tl teklif edildi. Ben bunu kabul etmeyip hukuksal olarak hak arayışına girmek zorunda kalacağımı belirtince de ertesi gün beni tekrar arayıp yeni teklif sunacaklarını belirttiler. Aşağıda kasko ile yaşadığım mail trafiği var. Orsa daha detaylı bilgiler mecvut. Netice olarak kaskonun verdiği 128 bin tl yi fazlaya ilişkin hakkım saklı kalmak koşuluyla kabul edip geriye kalan 161 bin tl yi tahsil etmek için sigorta tahkim kuruluna başvurmayı düşünüyorum. Burda acaba kasko dan hiç para almayıp direk sigorta tahkim kuruluna mı başvurayım yoksa verdiklerini alıp geriye kalan kısmı almak için sigorta tahkim kuruluna başvurayım bilemedim ve bu konuda kararsız kaldım.
Kimden: Nihat
Gönderildi: 12 Eylül Çarşamba 06:06
Konu: Bildiriminiz Hakkında [678361] (35 TU 533) Dosya no:7375864170002
Kime:
bilgi@anadolusigorta.com.tr
Bilgi: Av.SERAP ARI ÖCAL
Sayın Gökhan bey ile 11/09/2018* saat 16: 15 te yapılan telefon görüşmemize isdinaden 3 tane sigorta işlerini takip eden avukat ve 5 tane ayrı anadolu sigorta acentası ile görüştüm. Bunun akabinde;
Anadolu sigorta dosya yetkilisi Gökhan ÜNVEREN* beyanına göre;* Mecvut aracın* Fabrikasyon Tiguan highline Rline dış paket, Cam tavan ve easy open pakedi olmasına rağmen* poliçe de bunlar belirtilmediği için arabamın* fiyatindan* yaklaşık 40 bin tl daha ucuz olan ve donanımsız aracın fiyatı baz alınarak hesap yapıldığını belirtmişse de , Anadolu sigorta yetkili acentaları ve kendi sigortacım da dahil olmak üzere, mevcut kasko poliçelerinde üzerinde fabrikasyon olan donanımların police de ayrıca belirtilmesine gerek olmadığını , teknik olarakta zaten belirtileyemecegini, poliçeyi oluştururken böyle bir uygulamanın mevcut olmadığını, aracın orjinal fabrikasyon donanımlarının zaten fatura da mevcut olduğunu ve tam hasar,pert veya çalınma durumunda ise aynı aracın yetkili satıcıda belirtilen rakamın sigortalıya* tam ve eksizsiz olarak resmi süre dolmadan ödenmesini gerektiğini belirtmişlerdir.
Bunun dışında yine aynı telefon görüşmesinde* eğer aracım daha fazla hasar görseydi, tarafıma daha yüksek tutar ödeme yapılacağı belirtilmiştir.
(190* bin tl masraf olsaydi* 256 bin tl, 200 bin tl masraf olsaydı** 262 bin tl ödenir)
Bu açıklama da biz sigortalıların kaza yaptığımız durumlarda, hakkımızı eksiksiz alabilmemiz için,* kaza anında, arabayı daha fazla hasar alması çabası içine girmemize, hem kendimizin hemde araçta bulunan yakınlarımızın zarar görmesine yol açağından ve ayrıca aracın geriye kalan sağlam parçalarının otomativ sektöründe yedek parça olarak kullandığınıldıgini düşündüğümüzde, Siz sigorta şirketinin bu tarz açıklaması kabul edilecek bir durum değildir. Unutulmamalıdir ki , otomotiv yedek parçalarını döviz ile ithal ediyoruz. Siz Anadolu sigorta nın bu tarz açıkması netecesinde ülke olarak daha fazla fakirleşmemize sebebiyet vermektedir. Netice olarak aracın sağlam kalan yedek parçaları milli servettir ve minimum zarar alması sigorta şirketi için de daha faydalıdır. Çünkü Sigorta şirketi aracı satarken kalan sağlam parçaları hesap görmektedir. Bununla alakalı olarak yapmış olduğumuz telefon görüşmesinin tarafınızca muhafaza edilmesini talep ediyorum. Çünkü bu tutum ve açıklama ülkemiz zararınadır ve Sizinle mahkemelik olduğumuz takdirde bununla alakalı olarak Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığa'na hakkınızda* suç duyurusunda bulunacaktır.
Öte yandan bu bahsettiğiniz uygulamayı bana yazılı olarak verebileceğinizi söylediniz. Lütfen bunu poliçe de yer alan adrese imzalı olarak kargo ile gönderiniz.
Bizim sizden talebimiz hak hukuk dairesinde hakkımızı tam olarak tarafımıza vermeniz, bizi kazadan önceki haline çevirmeniz , poliçede* belirtilen eskisi yerine yenisi klozu nu baz almanız ve aracımızın bugünkü değeri olan* 289.000 tl yi yasal süreç dolmadan eksizsiz ödemenizdir. Telefonda belirttiğiniz gibi daha ucuz bir arabanın fiyatını baz alarak hesap yapmanız haksızlıktır. Kabul edilebilir bir durum değildir. Engelli bir bireyin mağdur olmaması için, bizi hukuksal olarak hak arayışına mecbur birakmamanızdır.
Sizin bahsettiğiniz maksimum pert değeri poliçede geçmemektedir. Neye dayanarak maksimum pert değeri çıkarıyorsunuz? Bu halde poliçem de bulunan eskisi yerine yenisi klozu ne işe yaramaktadır?
Eskisi yerine yenisi klozu olmasaydı o zaman bana kaç para teklif edecektiniz ?
Ayrıca siz bana tarafıma çıkan ödemenin aracın tamir ücreti + aracın mevcut hurda değeri = tarafıma ödenecek tutar diye hesaplandığını söylüyorsunuz. Fakat size aracı kaç paraya satılacağını* sorduğum zaman ise , bu konu hakkında bir fikriniz olmadığını ve anlaşmalı olduğunuz bir firmadan size teklif geleceğini belirtiyorsunuz. O zaman bana söylermisiniz aracın hurda değeri hakkında fikriniz yokken siz bu hesabı nasıl çıkarıyorsunuz? Bunun çok tutarsız bir hesap olduğunu farkettiğimi anladığınızı umar ve bu tarz yasal ve etik olmayan hesaplar ile, bizi hakkımızdan mahrum etmeyeceğinizi umuyor ve talep ediyorum.
Siz bana telefonda engelli aracı olduğu için 248 bin tl ödeyeceğinizi, engelli aracı olmasaydı daha fazla ödeme yapacağınızı söylüyor ve aynı zamanda ise ötv ödemem gerektiğini belirtiyorsunuz. Bu söylenenler de kendi içinde çelişiyor.
Ayrıca kanunen sigortacının sigortalıyı kazadan önceki haline getirme yükümlülüğünü size hatırlatmak isterim. Yani siz bana benim arabamın aynısını almanız durumunda, söylediğiniz gibi ben sebebsiz zenginleşmiyorum. Ben de zaten ayni araba vardı ve ben kullanıyordum. Sizin yapmanız gereken police kapsamındaki Taahhütleri yerine getirmeniz ve bizim ve engelli bireyin mağduriyetini gidermenizdir. Kaldi ki, mahkemelik olmamız durumunda , Sizin taahhütlerimizi yerine getirmediginizden dolayı mağdur olan engelli adına da tarafınıza maddi ve manevi tazminat açma zorunluluğu duyulacaktır.
Dileğimiz şudur ki sizinle mahkemelik olmayalım, kendi aramızda bu sorunu çözelim, biz eski arabamızın aynısını alalım. Bu durum hem sizin hemde bizim hayrına olacaktır.
Çünkü davalık olursak aşağıda size gönderdiğim ve bizim durumumuza benzer dosyalarda karar sigorta tahkim kurulu tarafından sigortalı lehine çıkmaktır ve bizimde varacağımız netice farklı olmayacaktır. Bu durumda siz de faiz ödemek durumunda kalmayacak ve diğer tarafta zaten zorluk çeken engelli bireyin hayatı daha fazla zora girmeyecektir.
Lütfen taahhüdünüzü tam olarak yerine getirip aracımın bedelini eksiksiz ödeyiniz.
Sizin belirttiğiniz sebebsiz zenginleşmeye dair Sigorta tahkim kuruluna gidip karara bağlanan dosya örneği aşağıdadır. Sigortalı lehine sonuçlanmıştır. Netice itibariyle Siz de eksik ödeme yapmanız durumunda aracımızın aynısını alamıyoruz....
Dosyanin geri kalanlari ekte tarafınıza gönderilmiştir...
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU BAŞVURU FORMU EK BEYAN
ÖZET: Başvurum; 19.11.2012 tarihinde %90 özürlü babam xxxx adına alınan ve babamın 10.03.2014 tarihinde vefat etmesi sonrası 31.03.2014 tarihinde miras yoluyla xxx adına geçen, 03.07.2014 tarihinde kaza yaparak hurdaya ayrılmasına karar verilen aracın bedelinin sigorta şirketi tarafından düşük gösterilmesi ve sigorta şirketi tarafından devlete herhangi bir ÖTV ödemesi yapılmadığı halde düşük gösterilen bedel üzerinden tarafıma ÖTV tutarı kadar eksik ödeme yapılması ve söz konusu ÖTV tutarının yasaya açıkça aykırı şekilde davalı sigorta şirketince zimmete geçirilmesi hakkındadır.
1. OLAY
% 90 özürlü babam xxx adına, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7nci maddesinin 2 numaralı fıkrasından faydalanarak ÖTV ödemeksizin edindiğimiz ve daha sonra miras yoluyla benim üstüme geçen aracımla 03.07.2014 tarihinde büyük maddi hasarlı kaza yaptım. Araç Neova Sigorta tarafından kaskolu bulunduğundan aracın tamir işlemlerinin yapılması için başvurdum, sigorta şirketi tarafından aracın hurdaya ayrılmasına karar verildi ve araç için ilk etapta #68,242,00 TL KDV dâhil# değer biçildi. Aracın hurdaya ayrılması ve diğer gerekli işlemlerin yapılması için, Neova Sigortadan tarafıma imzalamam için vekâletname ve mutabakatname gönderildi, fakat hem aracın 2. El rayiç bedeli, hem de bu bedel üzerinden ÖTVnin sigorta şirketi tarafından düşülmesi konusunda aramızda anlaşmazlık çıktı. Neova sigorta tarafından ilk önce 68.500 TL, daha sonra 70,500,00 TL KDV dâhil olarak tespit edilen bedel yerine sahibinden.com ve Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği sitesinden yaptığım araştırmada aracın değerinin 80.500 TL civarında olduğunu tespit ettim. Önerdikleri fiyatla benim tespit ettiğim fiyat arasında ciddi bir fark olduğundan tarafıma ÖTV bedeli düşülmeksizin bu miktarın ödenmesi için yazılı dilekçe ile yapılan başvuruma 15 gün içerisinde yazılı cevap verilmedi. Mail yoluyla aracın 2. El rayiç bedelini 70,500,00 TL KDV dâhil olarak değiştirdiler fakat tekrardan ÖTV miktarının düşülerek ödeme yapılacağını bildirdiler. 19.09.2014 tarihinde yazdığım ikinci dilekçeyle önerdikleri miktarı ancak mutabakatnamede üstüne ilişkin haklarım için yasal yollara başvurmamı engelleyecek başkaca haklarımdan vazgeçiyorum tarzı cümleleri çıkararak mütabakatnameyi imzalayabileceğimi söyledim fakat bu talebim de sigorta şirketi tarafından kabul edilmedi.
Firma yetkilileri ile yaptığım görüşmede, ÖTV bedelini ödeyemeyecekleri, ödedikleri takdirde sebepsiz zenginleşeceğimi ve bunun anayasal suç olduğunu iddialarını hangi hukuk maddesine dayandırdıklarını telefon görüşmelerimizde talep etmeme rağmen karşılıksız bırakmışlardır. Ellerinde bu konuda yüzlerce Yargıtay kararı olduğunu ve uygulamalarında bir yanlışlık olmadığını eklediler. Sadece bir tane yargı kararını benimle paylaştıkları takdirde itirazımdan vaz geçeceğimi ve önerdikleri rakamı bekletmeden kabul edeceğimi söylememe rağmen bir kaza üzerinde gereğinden fazla mesai harcadıklarını ve artık bununla vakit kaybetmek istemediklerini belirterek bu talebimi de red ettiler. Nitekim internet üzerinden bağlantı kurduğum benimle aynı sorunu yaşayan iki farklı sigortalı şahsın kendi sigorta şirketleriyle konuyu yargıya taşımadan ötv tutarı düşülmeksizin aracın 2. el rayiç bedelinin tamamının kendilerine ödendiğini de öğrenmiş bulunuyordum. İş yerim A ili özel idaresidir fakat B ili 2 nolu şubede de görevli olduğumdan gidiş gelişlerimi tamamiyle araç kiralama yoluyla yapıyorum ve bu konuda büyük zorluk çekiyorum.
2. HUKUKSAL DURUM
ÖTV Kanununun 7nci maddesinin 2 numaralı bendi ile motor silindir hacmi 1.600 cm³'ü aşmayan binek otomobillerin, engellilik oranları % 90 veya daha fazla olan malûl ve engelliler tarafından 5 yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabı ile engellilik oranı bundan az olanların özel tertibatlı araçları ÖTVden istisna tutulmuştur. Aynı maddede; alınan araçların malûl ve engelliler tarafından ilk iktisabından sonra kaza sonucu kullanılamaz hâle gelmesi nedeniyle hurdaya çıkarılması halinde, 5 yıllık sürenin dolması beklenmeksizin tekrar araç alınabileceği hükme bağlanmıştır. Fakat bu madde uyarınca benim özel durumumdan dolayı aracın miras yoluyla tarafıma geçmesinden ve aracın ilk sahibi olan engelli kişinin vefat etmiş olmasından dolayı ÖTV indirimsiz ikinci bir araç almam mümkün olmamaktadır.