girdiğim, daha doğrusu önceden girmek için planlama yaptığım mekanların ulaşılabilir olmasına dikkat ediyorum.
telefonla bilgi alıyorum veya bi gezme esnasında girişime uygun bi mekan görürsem ilerde buraya gelebilirim diye kafama yazıyorum .
diyelimki üç beş basamaklı, yardım destek hoopaa el atalım beyler korosuyla mekana duhul olduk.
- kardeşim ne bu böyle..? bugün bana yarın sana..!
niye yapmıyonuz şuraya bi rampa diye fırçalama,parlatma işlemine geçmeden önce etrafa bakarım. rampa yapmaya uygun bi hacim bi alan var mı? yani eleştirmeden önce çözümünü öneriririm. yani öyle mekanlar var ki sahibi ne kadar iyi niyetli de olsa rampa yapması imkansız..
tutup bu adama engelli mengelli muhabbeti koymak gereksiz.
o zaman arka tarafta mutfak girişi falan olup olmadığını soruyorum. aklınızda bulunsun girişi şatafatlı bol merdivenli mekanların bi çoğunun mutfağa malzeme taşınacak arka kapı girişleri rampalı ya da az ve geniş merdivenlidir.
içimin gittiği.. ahh ulan şurda bi oturup şişenin dibine vursaydım dediğim yerler var. kartal yuvası gibi.. adam 500m yukarı yapmış (örneğin p.bahçedeki peyzaj) şimdi herifin yakasına yapışıp: niye helikopter ve paraşüt servisi vermiyosunuz ya da ferhat misali üstüne konduğunuz dağı oyup bi asansörcük yapmıyosunuz demenin alemi yok.
adama fikir verdık ya..ayak üstü orda dağı değil, beni oyar. savcı da evet ağır tahrik varmış deyip herifi beraat ettirir, ben de öpüldüğümle kalırım
sinema ve tiyatrolara telefonla sorarım, tekerlekli sandalyeyle girebilir miyim diye. çoğunluk hayır der.
şimdi mekanı görmeden niye? neden? niçin? demek anlamsız.
kavacık'da boğaziçi sinemaları var 5 salon. gişeye telefon edip sormuştum.
- merdiven var giremezsiniz demişti gişeci bacım.
gittim gördüm girdim (veni vidi haşırt gibi yani ) girişlerde bol basamak var ama çıkışlar tamamen rampalı tek basamak yok.
artık önceden gidip çıkışdan giriyorum ,yerime oturuyorum, diğer seyirciler sonra giriyor içeri.
diyelim yine gittim gördüm. rampa yapılamaz ama bi engelli asansörü yapılabilir. şimdi burada da bi öneri getiremem. kırk yılda bir bi engelli gelecek diye kimse bi yığın masrafa ve zahmete katlanmaz . gerçekçi olalım.
trafiğin yoğun olduğu kamu binaları ayrı tabii.
reha'dan iki gün önce topkapı sarayına gittim . kapıda bilet keseceklerdi. engelliye ve refakatçisine ücretsiz,
- ne bileti? dedim. gişedekiler ve etrafındakiler bilmiyor..oraya buraya telefon edip durdular.
- nasıl bilmezsiniz diye sorduğumda gişeci ne dese beğenirsiniz?
- aylardır burdayım, hiç engelli bi ziyaretçi gelmedi..!
halbuki müzenin neredeyse her tarafında rampalar ve engellilere yol gösteren oklar, işaretler var. ve sıkıdurun rampaların yanında eğimin kaç derece olduğu bile yazıyor. ( gözünün yağını yiyim senin AB kriterleri
aklıma gelmişken.. minyatürk'de de rampalar var. giriş engelliye ücretsiz.
bi de anımı anlatiim:
sarayın kapısına yakın bi yere park ettim. hemen belediyenin değnekçisi dayadı makbuzu burnuma.
- bak dedim plakaya.. diğer arabalarda böyle bi işaret var mı?
- yok
- yiğidim aslanım dedim, bu araba çok özel ve devlet korumasında. onu önce allah'a sonra sana emanet ediyorum gözün gibi bak.hadi koçum göreyim seni. yüzümü kara çıkarma.
çıkışta sultanahmet'i falan dolaştık. geç kaldım hava kararmıştı.
garibim değnekçi, arabamın başından nerdeyse hiç ayrılmamış..nereden anladım?
tam arabamın önündeki kaldırımdaki sigara izmaritlerinin çokluğundan.
belli ki adamım çökmüş kaldırıma kımıldamamış bi yere. (yok yanında ördek yoktu,o kadar diil yani
dönelim konumuza. mesela ,örneğin, faraza misal, yani diyelim ki bi kaldırımda vites atmış gidiyorum..hönk diye karşıma bi ağaç cıktı..arabam
geçemez..kaldırım dar..ağaçı kesin demek eşşeklik olur.
oturdum bi proje geliştirdim. ağaca bi metre kala kaldırıma eğim verilir, asfaltla sıfırlanır..ben ağacı yola girerek sollarım ..öte tarafatada yine eğimle başlar kaldırım. bu durum bizim maalede çıktı karşıma ,yazdım bakiim bölgemin belediyesine nolcak.
sitenin müdavimleri bilir geçtiğimiz sene tema'nın kavacık'taki bahçesine bi rampa yapılmasına önayak olmuştum.
http://www.engelliler.biz/forum/viewtopic.php?t=8127
o bahçenin daha altlarına ulaşamıyorum. oralara ulaşabilmem için epey bi hafriyat yapılması 15-20 ağacın kesilmesi rampalardan başka bi de asansör felan yapılması gerek. şimdi böyle bi taleple gidilirse kimse seni iplemez arkadaş. (burda erman toroğlu tonlaması var)
önerimizle birlikte en olası çözümüde önerebilmeliyiz.
İSTEMESİNİ BİLİRSEN ALAMAYACAĞIN ŞEY YOKTUR.
en azından küfür diil nasihat alırsın
engelli olmayan ve yakın çevresinde engelli bulunmayan bi insan engelliler için düzenleme yapmayı düşünmez...kötü niyetinden diil, aklına gelmez. (kirli geçmişimden biliyorum
en güzel düzenleme proje aşamasında ve belediyelerde olur.
çözüm önerisi veya eleştiri götürdüğümüz yetkili tabii ki - en mağandası bile olsa - bizi iyi karşılayacaktır.
kıçını başını kırarken yada baban amcasının kızıyla hoş dakikalar geçirirken bana mı sordu demeyecektir.
önemli olan, uygulanabilir çözüm önerimize sıcak bakan yetkilinin daha sonraki tutumu.
bu da fikri takiple olur.
eğer çözüm büyük masraflar gerektirmiyorsa -ben inanıyor ve biliyorum ki - uygulanır.
ünlü bilim adamımız 100 türk büyüğünün 69 uncusu haydar dümen'in dediği gibi:
AĞLAMAYAN ÇOCUĞA MEME VERİLMEZ.