Yaşam koşuyor ben koşuyorum tabi ki yetişebildiğim kadar, bir kaybolmuşluk hissi sarmaya başlamıştı sanki etrafımı. Nereye kadar koşacağım, en son ne zaman kendimle baş başa kaldım bilemiyorum. Benzer bir çarkın dişlileri arasına takılmış gidiyorum bazen bir sabah uyandığımda bu kentteki insanların topluca başka şehirlere taşındığını giderken beni unuttuklarını hayal ederdim. Kimse yoktur sadece binalar yollar ve insanlığın henüz dokunamadığı doğa kalıntıları. Gerçek olsa bunlar belki de yaşamın peşinde koşmanın anlamı olmazdı o zaman. Demek ki birbirimiz için koşuyoruz sevdiklerimiz için koşuyoruz. Hiç kimse tek başına bir anlam taşımıyor, her şey bütün içinde bir anlam kazanıyor sevdiklerimize ulaşmak için onların yanında kendimiz olabilmek için koşuyoruz. Ama sevdiklerimizle beraber bir yaşamın içindeyken de hep bir şeylerden korkuyoruz görenden duyandan korkuyoruz sevenden korkuyoruz aşktan korkuyoruz nedenini niçinini bilemeden. Biliyorum aşk sadece ayağını yerden kesmiyor yüreğini havalara sıçratmıyor aynı zamanda üzüntüsü kuruntusu kıskançlığı da barındırıyor sahip olma sahip olunma böyle bakınca cazip bir şey gibi gelmiyor olabilir ama insan korkmamalı aşktan ve başına ne gelirse gelsin korkmamalı. Ben bu korku dünyasında sadece birinin gözbebeğinde yitip gitmeyi omzunda sıcacık bir yuva olmayı ellerimin elleri arasında kavrulmasını istiyorum özlüyorum. Özlemek istemek bu yüreğimin çığlıkları ben ona uymaya çalışıyorum hep o nedenle görmüyorum duymuyorum hiçbir şeyi özlediğim sevgiliyi benle buluşturmaya çalışıyorum harflerimle. Uzaklarda bir gün bir anda sanki yüreğimdeki kuşlar beni terk etmişti sanki çiçekler bana hep arkasını dönmüştü sonra bir şeyler oldu sanki yaşam yeniden yazıldı birden yağmur yağdı kurak damarlarıma çiçek açtı bedenimle değdiğim mekanlarda yaşamdan gittiğimi sandığım anlarda yine yeniden bir gayret görüyorum yaşamın kendisinde hala benim elimi tutan bir melek var sanki bir yerlerde yaşamın peşinde koşmak bir anlam kazanıyor benim yüreğimde en azından ben öyle olmasını istiyorum.
umarım herkes yaşamın hayatın peşinden koşar ve yaptığı koşu yüreğinde de bir anlam kazanır.
sevgiler herkese
----------
Dün gece yine ay o kadar aydınlıktı ki sormayın gitsin. Ay inadına o kadar parlaklığıyla ışık saçarken benim içimde de alabildiğine bir karanlık hakimdi. Belki açılır ferahlarım diye bir bardak çay alarak pencerenin önüne oturdum gökyüzüne diktim gözlerimi kayan yıldızları seyrettim. Ama nafile yıldızlar kayarken de benim gözümde eski hatıralar daha doğrusu eskitemediğim anılar kaydı durdu. Belkide bilinçli yapıyordum hatıralar hiç eskimesin istiyordum. Ben aslında yalnızlığı seven biriyimdir ama bilmiyorum şimdi yalnız kalmaktan o kadar çok mu sıkılıyorum bunu da bilmiyorum ki açıkçası bunu da anlayabilmiş değilim. Belkide benim yalnızlığımı alan zor zamanlarda yanımda olan hayatımdaki en büyük parçanın eksikliğini hissediyorum .
Hayatın peşinden koşarken ne kadar da boş ve anlamsız bir koşu yaptığımı dün bir kez daha anladım. Benim 30 lu yaşlara kadar pek tatmadığım ve bu yaşlarda tadını alıp da değerini bilemediğim hayatımı tıka basa dolduran yüzümü güldüren yüreğime heyecan veren yaşama hevesimi güçlendiren en büyük parçayı kaybetmenin hüznünü yaşıyorum belkide. İnsan eline geçirdiği hazinenin değerini maalesef kaybedince anlıyor.
İnsan kendini ne kadar tanıdığını zannedip kişisel konularda emin olsa da, bir anda kendini hiç tanıyamadığı da ortaya çıkıveriyor benim gibi. İnsan kendi dünyasından bakarmış ağlayan yaşama koşan umutlara gülen suratlara kendi mantığı huyları ve davranışlarıyla sorgularmış hep. Hani uzun gelen geceler kısa süren sevinçler sonrası ben olsam diye başlayan laflarla ister istemez sınıflandırma yapar ya yanlış olduğunu bile bile işte o anları ben de yaşıyorum. Gerçek hayat yeterince yorucu zaten etrafıma bir bakıyorum ne kadar çok var benden. İstemediği hayata mahkum olmuş hayaller içerisinde geçiştir ilmiş zamanları yaşayan. Bugün hayaller avutmuyor beni. Aslında bugünlerde başka bir hasretim var içimde sakladığım beni dışarı çağırıp hesaplaşmaya. Biriktim doldum yağmur yüklü buluta döndüm ama içimdekileri yazmak için aheste akan bir zaman içindeyim.
Halbuki ben olduğu gibi yaşayan yaşadıklarını kafasına ve mantığına uydurabilen biriyim ruhum rahatsız etmez beni hiçbir zaman çünkü kendime sorduğum sorulara verdiğim yanıtların beni ikna etmesi için yeterince nedenim var. Kabullenirim yaşadığım güzel ya da kötü şeyleri keşkelerim çok olmaz böylece iddialı değilim hayatta hep önde olayım diye bir çabam da olmadı.
Her ne kadar yalnızlıktan şikayet ediyor olsam da gözlerden uzak bir köşede yalnız kalmalıyım sözcüklerle yaptığım yolculuğu ayaklarım yapamıyor hayallerimde dokunduğuma ellerim dokunamıyor ama olsun ben yinede sevgiye yürümek istiyorum.
----------
Her hayat bir soruysa eğer benim sorularımı kim çözecek
1-İyi kötü insanlar diye bir şey varsa iyiler neden mutsuzda kötüler mutlu o zaman ?
2-Kimsenin kimseye ihtiyacı yoksa dostlar neden varlar ?
3-Herkes hak ettiğini yaşıyorsa bu hayatta iyi insanlar değerini değersizler yüzünden neden düşürür?
4-Allah gözleri görmek için yaratmışsa eğer O gözler bir HİÇ uğruna neden ağlar ?
5-Sevgililer hayatındaki boşluğu doldurmak için mutlu olmak için Aşk için varsa ... Mutlu başlangıçlar neden kötü sonla biter ?
6-Allah bizi sınav için gönderdiyse bunu unutup her zorlukta güçlükte neden isyan edilir ?
7-Dört dörtlük Kimse yoksa ve bunu biliyorsak neden insanların iyi yönlerini değil de kötü yönlerini görürüz ?
8-Hata yapmadan doğrular öğrenilmezse O zaman neden hataların bedelini uzun yıllar çekeriz ?
9-Aşkın yaşı zamanı yeri yoksa her şeyin yeri zamanı vardır lafı kime dir ?
10-Beni kimse anlamıyor diyenler aslında onun kimsenin anlamasını istemediği için mi söylerler ?
11-Zor olan güzelse eğer Onu başarmak için yıpranmak mı lazım ?
12-Gül dalında güzelse sevgili tarafından koparılmış ve iki gün sonra solacak bir gül neden sevgiliye verirlir ?
13-Kimse için üzülmeye değmezse söyleyende değersiz olmaz mı ?
14-Her hayatın bir dönüm noktası varsa eğer ben dönüm noktamda başkasını döndürsem nasıl olur ?
15-Sizce sadece çizgi film kahramanlarının mı maskesi olur? İyi gibi görünüp maske takan aldatan insanlar yok mudur ?
16-Dengesiz insanlar özür dilerim lafını ağzında sakız gibi kullanıyorsa ne anlamı olabilir o iki kelimenin ?
17-Peki çeşmeler kesilse sizce zaman su gibi akmaz mı ?
18-Hayat ve zaman aynı cümlede olabiliyorsa hayatı ciddiye alan ve dalgaya alan insanlar neden yan yana duramaz ?
Veee aklıma Gelmeyen yüzlerce soru. Bu sorularıma cevaplayabilecek bir insan varsa lütfen yazsın bende sorulardan ve sorunlarımdan çıkış yolunu bulabileyim.
herkese sevgiler
umarım herkes yaşamın hayatın peşinden koşar ve yaptığı koşu yüreğinde de bir anlam kazanır.
sevgiler herkese
----------
Dün gece yine ay o kadar aydınlıktı ki sormayın gitsin. Ay inadına o kadar parlaklığıyla ışık saçarken benim içimde de alabildiğine bir karanlık hakimdi. Belki açılır ferahlarım diye bir bardak çay alarak pencerenin önüne oturdum gökyüzüne diktim gözlerimi kayan yıldızları seyrettim. Ama nafile yıldızlar kayarken de benim gözümde eski hatıralar daha doğrusu eskitemediğim anılar kaydı durdu. Belkide bilinçli yapıyordum hatıralar hiç eskimesin istiyordum. Ben aslında yalnızlığı seven biriyimdir ama bilmiyorum şimdi yalnız kalmaktan o kadar çok mu sıkılıyorum bunu da bilmiyorum ki açıkçası bunu da anlayabilmiş değilim. Belkide benim yalnızlığımı alan zor zamanlarda yanımda olan hayatımdaki en büyük parçanın eksikliğini hissediyorum .
Hayatın peşinden koşarken ne kadar da boş ve anlamsız bir koşu yaptığımı dün bir kez daha anladım. Benim 30 lu yaşlara kadar pek tatmadığım ve bu yaşlarda tadını alıp da değerini bilemediğim hayatımı tıka basa dolduran yüzümü güldüren yüreğime heyecan veren yaşama hevesimi güçlendiren en büyük parçayı kaybetmenin hüznünü yaşıyorum belkide. İnsan eline geçirdiği hazinenin değerini maalesef kaybedince anlıyor.
İnsan kendini ne kadar tanıdığını zannedip kişisel konularda emin olsa da, bir anda kendini hiç tanıyamadığı da ortaya çıkıveriyor benim gibi. İnsan kendi dünyasından bakarmış ağlayan yaşama koşan umutlara gülen suratlara kendi mantığı huyları ve davranışlarıyla sorgularmış hep. Hani uzun gelen geceler kısa süren sevinçler sonrası ben olsam diye başlayan laflarla ister istemez sınıflandırma yapar ya yanlış olduğunu bile bile işte o anları ben de yaşıyorum. Gerçek hayat yeterince yorucu zaten etrafıma bir bakıyorum ne kadar çok var benden. İstemediği hayata mahkum olmuş hayaller içerisinde geçiştir ilmiş zamanları yaşayan. Bugün hayaller avutmuyor beni. Aslında bugünlerde başka bir hasretim var içimde sakladığım beni dışarı çağırıp hesaplaşmaya. Biriktim doldum yağmur yüklü buluta döndüm ama içimdekileri yazmak için aheste akan bir zaman içindeyim.
Halbuki ben olduğu gibi yaşayan yaşadıklarını kafasına ve mantığına uydurabilen biriyim ruhum rahatsız etmez beni hiçbir zaman çünkü kendime sorduğum sorulara verdiğim yanıtların beni ikna etmesi için yeterince nedenim var. Kabullenirim yaşadığım güzel ya da kötü şeyleri keşkelerim çok olmaz böylece iddialı değilim hayatta hep önde olayım diye bir çabam da olmadı.
Her ne kadar yalnızlıktan şikayet ediyor olsam da gözlerden uzak bir köşede yalnız kalmalıyım sözcüklerle yaptığım yolculuğu ayaklarım yapamıyor hayallerimde dokunduğuma ellerim dokunamıyor ama olsun ben yinede sevgiye yürümek istiyorum.
----------
Her hayat bir soruysa eğer benim sorularımı kim çözecek
1-İyi kötü insanlar diye bir şey varsa iyiler neden mutsuzda kötüler mutlu o zaman ?
2-Kimsenin kimseye ihtiyacı yoksa dostlar neden varlar ?
3-Herkes hak ettiğini yaşıyorsa bu hayatta iyi insanlar değerini değersizler yüzünden neden düşürür?
4-Allah gözleri görmek için yaratmışsa eğer O gözler bir HİÇ uğruna neden ağlar ?
5-Sevgililer hayatındaki boşluğu doldurmak için mutlu olmak için Aşk için varsa ... Mutlu başlangıçlar neden kötü sonla biter ?
6-Allah bizi sınav için gönderdiyse bunu unutup her zorlukta güçlükte neden isyan edilir ?
7-Dört dörtlük Kimse yoksa ve bunu biliyorsak neden insanların iyi yönlerini değil de kötü yönlerini görürüz ?
8-Hata yapmadan doğrular öğrenilmezse O zaman neden hataların bedelini uzun yıllar çekeriz ?
9-Aşkın yaşı zamanı yeri yoksa her şeyin yeri zamanı vardır lafı kime dir ?
10-Beni kimse anlamıyor diyenler aslında onun kimsenin anlamasını istemediği için mi söylerler ?
11-Zor olan güzelse eğer Onu başarmak için yıpranmak mı lazım ?
12-Gül dalında güzelse sevgili tarafından koparılmış ve iki gün sonra solacak bir gül neden sevgiliye verirlir ?
13-Kimse için üzülmeye değmezse söyleyende değersiz olmaz mı ?
14-Her hayatın bir dönüm noktası varsa eğer ben dönüm noktamda başkasını döndürsem nasıl olur ?
15-Sizce sadece çizgi film kahramanlarının mı maskesi olur? İyi gibi görünüp maske takan aldatan insanlar yok mudur ?
16-Dengesiz insanlar özür dilerim lafını ağzında sakız gibi kullanıyorsa ne anlamı olabilir o iki kelimenin ?
17-Peki çeşmeler kesilse sizce zaman su gibi akmaz mı ?
18-Hayat ve zaman aynı cümlede olabiliyorsa hayatı ciddiye alan ve dalgaya alan insanlar neden yan yana duramaz ?
Veee aklıma Gelmeyen yüzlerce soru. Bu sorularıma cevaplayabilecek bir insan varsa lütfen yazsın bende sorulardan ve sorunlarımdan çıkış yolunu bulabileyim.
herkese sevgiler