Dünkü Posta gazetesinde Sayın Yavuz Kocaömerin sayfasını okurken yine Lokman Ayva'nın pervasızca yapılmış hakaretlerini de okudum. Daha "Pislik böceği" dediği ses kulaklarımızda çınlarken hakaretlerine yenilerini ekledi. Bu nasıl bir milletvekilidir. Artık saygı sınırlarını falan tamamen aşmıştır. Sanki birdaha hiç seçim olmayacakmış gibi davranıyor. Anlaşılması güçbir tutum içine giren Sayın Milletvekili Lokman Ayva'yı Şahsım adına ŞİDDETLE KINIYORUM. Artık bukadar saygısızlığa pes diyorum. Bulunduğun yer sana ağır gelmiş Sayın Ayva..
[size=4]Lokman Ayva'dan cevap
Geçen hafta köşemizde Gülaç Bağ isimli okuyucumuzun ‘’Lokman Ayva’yı bir de benden dinleyin‘’ başlıklı mektubunu yayınlamıştık. Aynı gün Lokman Ayva’dan açıklama geldi. Önce hep birlikte bu açıklamayı okuyalım:
"Sayın Kocaömer
Yazınızı okuduğumda bir kez daha memnun olduğumu ifade etmek isterim. Benim yaklaşımım şudur: Benimle sorunu olan insanlar yalan iftira gibi şeylere tevessül etmeye başladılarsa bana karada ölüm yok demektir. Çünkü yaptıklarımın hiçbiri yanlış değil (olsaydı zaten söyler veya yazarlardı) anlamına gelir. Sizin yazınızda da benzeri bir durum ortaya çıkmış.
Yavuz Kocaömer zavallıdır
Şu tutumunuzu ZAVALLICA bulduğumu itiraf etmek isterim. Benimle sorunu olan bir vatandaşımızın yalan ve iftiralarını, bir başka ifadeyle içindeki pislikleri köşenize göndermesine müsaade etmişsiniz. Üstelik pislikleri mal bulmuş mağribi gibi sevinerek pis kokularına aldırmadan bile sergiliyorsunuz. Bu cevabımı fazla uzatmayacağım. 1-2 yalan ve iftiraya örnek vermem anlayanlara sivri sineğin sazı misali olacaktır.
Yalan 1 – Saadet Partisi ve AK Parti’nin girdikleri genel seçim bir tanedir ve milletimin bendesi olan şahsım bu seçimlerde AK Parti‘den yine milletimin teveccühlerine mazhar olmuş durumdayım. Saadet Partisinden hiç aday olmadım.
Yalan 2 – Güngören’den ibaret bir seçim bölgesi Türkiye’de yoktur. [Y.K. Not: Lokman Ayva burada olayı başka yöne çekmeye çalışıyor.]
Yalan 3 – Kimsenin tanımadığı veya tanıdığı kişiyi benim meclis üyesi yapma imkanım olamaz. Şahsım olarak hiçbir meclis üyesi belirleyen hiçbir kurulun üyesi değilim. İstanbul İl Teşkilatı kendi sistemi içerisinde belirler. Ayrıca kim, hangi sıfatla komisyonu iptal etmiştir?
İftira 1 – Yetkililerin ‘’ Buradan başka bir yere gidemezsiniz‘’ demesi . Böyle bir cümle akıl mahsulü olamaz. Çünkü en kötü ihtimalle eğlenceyi terk eder.[ Y.K. Not: Yani bu adam işitme duyusunu kaybetme pahasına orada kalmış]
İftira 2 – ‘’Sana hiçbir söz vermedim‘’ bu vatandaşımız geçimsizlik, kredi kartları, kocaya şiddet gibi nedenlerden dolayı ailevi sorunlar yaşamaktadır. Ailenin mahremiyetine inandığım için detayını ifşa edemem. Ancak diyelim ki ben söz verdim ve sözümde durmadım, peki böyle bir durumda neyin sözü verilebilir. Karı-koca bir araya gelmek istemiyorsa bir araya getirmenin mi sözü verilebilir? Yoksa yargının işine müdahale edilip çocuğu anneye teslim etmenin mi sözü verilebilir? Bu vatandaşımız yargı sürecinin uzayacağını iddia ederek emniyet kuvvetleri aracılığıyla kocasının oturduğu eve girmek, çocuğu almak için emniyete baskı yapmamı istemiştir. Benzeri böyle pek çok yasa dışı talepleri olmuştur. Ne ben hukuk dışı bir şey için ağzımı açarım ne de emniyet teşkilatımız böyle bir şeye alet olur.
Yavuz Kocaömer istismarcıdır
Sayın Kocaömer, anlaşılıyor ki benim hakkımda olumsuz bir şey yazıldığı zaman yalan, iftira olup olmadığını araştırmaksızın ve hatta akıl ve mantık süzgecinden geçirmeksizin POSTA’nın size tahsis ettiği köşeyi SUİSTİMAL etmeye devam edeceksiniz. Tercih sizin, bazen gül kokularını sevenler, bazen de başka kokuları sevenler olabilir. Bir de bu manzaraları seyreder geçer gideriz
Lokman Ayva / İstanbul Milletvekili"
(Yazının altında saygılarımla, hayırlı günler dilerim vs. gibi iyi niyet dilekleri yok. Umalım ki unutmuş olsun. Zira, ‘’ Sevgide serbestlik, saygıda mecburiyet‘’ olduğunu unutmamak gerekir.
Lokman Ayva’nın açıklaması aynen alınmıştır. Türkçe gramer hatalarından ve cümle düşüklüklerinden gazetemiz redaktörleri sorumlu değildir.)
Çok ayıp etmiş
Bir kuruş almadan insanları senden-benden, türbanlı–türbansız diye ayırmadan, yaradılanı yaradandan dolayı seven, ne siyasi ne maddi hiçbir karşılık beklemeden hizmet eden bir insana yakıştırdığı bu sıfatlar Lokman Ayva’nın bir ayıbı olarak okurlarımızın hafızalarında kalacaktır. Hemen belirtelim ki kötü söz sahibine aittir.
Dokunulmazlık
Üzerindeki dokunulmazlık zırhının arkasına sığınarak, insanlara ‘’Zavallı, istismarcı‘’ gibi seviyesi tartışılır deyimlerle hakaret etmek kolay bir yol. Eğer Lokman Ayva belli bir süre içinde artık milletvekili olmazsa ve bu sözler zaman aşımına uğramazsa, tarafımızdan gerekli hukuki yollara da başvurulacağının bilinmesini isteriz. Kendisinin milletin vekili olarak örnek olması gerekir. Ama o bunu hep yapıyor. Sinirlendiği zaman kontrolden çıkıp en ağır lafları kullanmaktan, hatta insanları dayakla tehdit etmekten geri kalmıyor. Belli ki kendisine başkalarını örnek alıyor. Bir süre önce kızdığı bir engelli grubuna ‘’Pislik böceği ‘’ diyen de aynı Lokman Ayva’dır.
Buradan soruyoruz: Allah’ın yarattığı insana hangi nedenle olursa olsun "Pislik Böceği" demek size yakışır mı Lokman Ayva?
Hala cevap yok
Lokman Ayva cevap vermiyor ama biz sormaya devam edeceğiz:
28 Kasım 2004 tarihinde KRM Şirketi’nin ‘’Özürlü İş Gücünü İş Dünyasıyla Buluşturma Projesi‘’ üzerinden bir buçuk yıldan fazla zaman geçmesine rağmen hala sonuçlanmadı. Engelliler konusunda çalışan bir şirketin diğer ticari şirketlerden farklı olarak yaptıklarını şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşması gerektiği düşüncesindeyiz. Şimdi Lokman Ayva’ya biraz daha açıkça soralım: KRM şirketinin, mensubu olduğunuz AK Parti ile bir yakınlığı var mıdır? Yoksa, Başbakanımız bu açılışı niçin bizzat yapmıştır? Eğer bu proje bu kadar önemli ise, bugüne kadar bizim bildiğimiz bir sponsordan alınan 75 bin Amerikan Doları ve İş-Kur’dan alınan 40 bin YTL hangi seminerlere harcanmıştır? Bu proje kapsamında bu güne kadar kaç engelli iş sahibi olmuştur? Kurucusu olduğunuz Beyazay Görme Özürlüler Derneği tüm engellileri temsilen tek kurum olarak bu projeye nasıl girmiştir? Ayrıca hatırlatalım ki şirketin sahibi Sunay Karamıközbek’ten de tam 1 yıl 3 aydır haber bekliyoruz.
Yine tekrarlayalım yuvarlak laflarla işimiz yok. Belgeleriyle, rakamları gönderirlerse burada sizlerle paylaşacağız.
Sonuç
Lokman Ayva bir noktayı unutmamalı: ‘’Ateş olmayan yerden duman çıkmaz’’. O yazının sahibi Gülaç Bağ ile 2 kez görüştük. Bu da böyle biline. Yine de Lokman Ayva’nın hışmından ucuz kurtulduğumuzu düşünüyoruz. Allah hem ona, hem de bize yardım etti de mektubunun sonunda bize ‘’Al ananı git o gazeteden‘’ demedi.
Kaynak: www.engelliler.biz/Makaleler/Ayavuz.htm [/size]