Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Dikkat!!! Tema lisans bilgilerinize erişilemiyor, lütfen www.xenforo.gen.tr yönetimi ile iletişime geçiniz. Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Yeter artık! Kapak rantında engelliler kullanılmasın!

Jem

Aktif Üye
Üyelik
1 May 2005
Konular
91
Mesajlar
1,221
Reaksiyonlar
4
Tamamen iyi niyetle, çoluk çocuk dahi herkes çöplerden bile kapak topluyor. Çevrecilik adına büyük bir hareket, ama engellilerin adı kullanıldığı için insani açıdan tam bir rezalet.
5 Yaşında çocuk bile sokak sokak kapak toplayarak anahaberlere çıkıyor. Daha o yaştaki insan, bizleri mağdur ve zavallı görerek büyümeye başlıyor.


Sen istediğin kadar kültürlü ol, eğitimli hatta istersen bilimadamı ol, tanınmadığın bir ortama girerken seni görenler "ne isteyecek, neye ihtiyaçları var ki geldi" diye düşünecek.
Aksıyormusun, gözlerinde gözlük ve elinde baston mu var, hele ki sandalyede misin vay anam vay... Sen sokağa çıktığın an kimi için dilenci, kimi için zavallı, kimi için Allah'ın cezalandırdığı ders alınası birisin.

İşte bu kapak saçmalığı, böyle düşüncelerin yayılmasında büyük rol oynuyor.

Zaten ismimizi kullanarak büyük paralar kazanan çok haramzade var.
Engelli ile başlayan her cümlenin sonu; birşeyler istemek, yardım talep etmek, acizlik bildirgesi anlatır olmuş bu rantçılar yüzünden.
Kimisi bu tezgahı para kazanmak için yapar, kimiside siyasi kariyer için.
Dernek kurar misal, bedensel engelliler şusu busu falan derneği. Adam taş gibidir, engeli olmadığı gibi engelli yakını dahi yoktur.
Bu pozisyonlarda kimi milyarları götürüyor, kimi siyasi kariyerinde basamaklar çıkıyor, olan hep bize oluyor.
Kanatlar altına alınması, korunması gereken zavallılar olarak bütün insanlığın aklına derin hareflerle yazılıyoruz.

Uzun lafın kısası arkadaşlar.
Bu kapak olayı bizlerin geneli tarafından uzun süredir tepki görüyordu.
Ege Üniversitesi bu kampanyayı bitirdi. 1750 kadar sandalye dağıtmışlar, basına kendileri verdi bu rakamı.
Her 250 kilo kapak 1 sandalye ediyorsa, 437 ton kapak toplanmış oluyor.
Kamyonlarla, ülkenin her tarafından hatta Yunan adalarından bile kapak geldi.
Bu kapakalrı yine toplayın kardeşim, çevrecilik adına harika bir proje.
Ama engellilere sandalye alacağız acitasyonu ile yap-ma-yın!
Gidin fidan alıp orman kurun, mavi kapaklar fidana, fidanlar ormana dönüşsün kampanyası.
Gidin sokak köpeklerine barınak ve mama kampanyası için toplayın.
Bizim adımızı kullanmayın yahu!
Bizi beş yaşındaki bebelerin zihnine "zavallı engelli" olarak işlemeyin.

Sıkı durun...
Kampanya bitti derken, işgüzar bir başkan olaya el attı...
Önümüzdeki seçimlerde İzmir Büyükşehir Belediye başkanlığına aday olacağını söyleyen şimdiki Konak ilçe belediye başkanı Hakan Tartan bu kapak kampanyasını tekrar başlatacakmış.
Engelliler için kapak toplayalım, sandalye alalım diyecek utanmadan.
Kendi ilçesindeki engelliler için kaldırımları bile iyileştirememiş bir başkan, kapak toplayacak...
Yazıklar olsun...

Kendisinde yada ailesinde engelli olmadığı için, bizleri anlaması mümkün olmayan yazarlar araştırıp incelemeden bakın neler yazabiliyor.
Bu gün Hürriyet gazetesinin ege ekinde, bizleri kapakla yaşama tutunacak zavallı olarak lanse ediyorlar.
Nedim Bubik beyefendi, siz önce gazete binanıza rampa yapın, sonra bizim hakkımızı koruyor gibi tiyatro yapın. Engelli birinin sizin binaya girme şansı bile yok, 3 kuruş paraya kıyında rampa yapın önce!
Çok merak ediyorum, koskoca Hürriyet Ege gazetesinde, engelli çalışan var mı?
Köşede bizi kapak ihtiyaçlısı olarak görmeden önce, kendi kapınızı süpürün Nedim Budik beyefendi...


Engelliler, isimlerinin acıtasyon kampanyalarında kullanılmasını istemiyor.
Bu yazar beyefendiye bunu anlatmamız için mail ve telefonlara sarılalım.


[SIZE=4][SUB]Konak Belediyesi önünde 15 Ocak Salı günü saat 13:00'te basın açıklaması ve protesto yapacağız. Televizyon ve gazeteler önünde, bu rezalete dur demek için hep beraber olalım arkadaşlar.[/SUB][/SIZE]




704711.JPG



Haberin linki:
Mavi kapak gereksizmiş şimdi mi aklınıza geldi - Nedim BUBİK - Hürriyet
Gazetenin ana merkezine şikayet için:
http://proje.hurriyet.com.tr/bizeulasin/
Yazarın çalıştığı Hürriyet Ege binasının santral telefonu:
Telefon (0232) 488 6500
Ege Üniversitesi kapak kampanyası ilgili web sayfası:
http://dent.ege.edu.tr/detay.php?SayfaID=433
Ege Üniversitesi kapak kampanyası ilgili birim telefonu:
(0232) 3111533
602912.JPG




Ben aşağıdaki bu maili gönderdim arkadaşlar, siz ister bunu kopyalayın, isterseniz de içinizden gelenleri yazın:


nedimabi@hurriyet.com.tr


Sayın Nedim Bubik.
8 Ocak 2012 Tarihli yazınızda kapak kampanyasını savunuyorsunuz.
Peki, bizlerin bu durumdan nasıl rahatsız olduğumuzu hiç düşündünüz mü?
Engellilerin adı kullanılarak sürekli birşeyler isteniyor, bu muhtaçlık damgasından bıktık.
Dayanıksız, kullanat düşüncesi ile üretilmiş üçüncü sınıf malzemeden tekerelekli sandalye vererek, bizlerin bu hurdalarla hayata tutunduğumuz lanse ediliyor.
Gitsinler fidan eksinler, sokak hayvanlarına harcasınlar kapak paralarını.
Çevresine şirin gözükmek isteyenlerin bile bizim ismimi kullanıyor olmasından bıktık usandık!
Konak belediye başkanı önce ilçesini düzeltsin.
En basitinden kaldırımlar bile içler acısı, sadece ilçe merkezi düzeltilmiş gerisi rezalet durumda.
Engelliye sandalye vermeyi değil, sandalyeyle gidilebilecek kaldırım yapmayı görev edinsin.
Ayrıca; sizin yazınıza ve duruma tepkileri buradan takip edebilirsiniz:
http://www.engelliler.biz/forum/duy...-kapak-rantinda-engelliler-kullanilmasin.html
 
Bazı eleştirilerin doğru olması, yapılan iyi niyetli başka çabaların yanlış olmasını gerektirmez.

Söylendiğine göre 1700 küsür engelli sandalyesi alınmış. Bu sandalyeler alınıp, hurdacılara satılmadıysa, ihtiyaç sahibi kişilere ulaştıysa bu kampanyanın gereksiz ve anlamsız olduğu söylenemez.

Bazı kampanyalar çok amaçlıdır. Birden fazla faydayı aynı kampanya içine sokabiliyorsanız başarılı bir kampanyadır. Şimdi bakalım:
- Toplumsal engelli duyarlılığı hedeflenmiş... başarılı olmuş.
- Plastiklerin geri dönüşümü hedeflenmiş, başarılı olmuş.

Okul yapalım, ya da cami yapalım diye kapak da toplanabilirdi... ama bu kadar başarılı olurmuydu orası şüpheli...

Ama kapaklar toplanıp 10 tane sandalyeyi alıp "yahu şimdi ne yapacağız bu 10 sandalyeyi" deniliyorsa bu hakikaten gereksiz bir kampanyadır.

Ayrıca, kapak toplanması veya toplanmaması rampa yapılmasına bir engel teşkil etmez. Engelliler için gerekli düzenlemeleri yapmak belediyelerin sadece sorumluluğu değil, aynı zamanda görevidir.
 
Yani sana göre, birkaç ayda hurdaya atılacak kalitesiz sandalyeler için bütün memleket bizleri zavallı/aciz/yardıma muhtaç olarak görsün, no problem?
Bir belediye başkanı, bütün kaldırımları Aziz nesinlik olsun, rampa var ama ağaç/direk/kaldırım dar sandalyeli geçemez olsun bunu iyileştireceğine hurdaya devam kararı alsın?
Ne diyim...
 
Bu çeşit önermelere felsefede safsata adı verilir.

Yani ilgisiz 2 konuyu birbiriyle ilişkilendiriyorsunuz... birinden diğerine sonuç çıkartıyorsunuz.

Belediye kaldırım da yapsın, rampa da yapsın. Kapak toplanıp sandalye alınması buna engel mi? Değil! Kapak toplanmazsa bunlar yapılacak mı demek? O da değil!
O zaman bunların birbiriyle ilgisi yok.

Kapak toplanması anlamsız olabilir. Alınan sandalyeler çürük çarık olabilir. O zaman dersiniz ki; "sağlam sandalye alınmıyor... sağlamı alınsın."
Veya "bu kadar sandalyeye gerek yok, zaten sandalye de gerekmiyor" diyebilirsiniz... onun da bir mantığı var. Bunları ben bilemem.
Ama bana sandalye lazım değil, başkasına benim adım kullanılarak alınmasın derseniz bu anlamsız olur. Kimse gereksinimi olmayana sandalye alıp vermiyor. Çok şükür herkesde bunu düşünecek kadar akıl vardır.

Kapak toplanmasına ben de karşıyım. Ama sizinkiyle hiç alakası olmayan nedenlerle... Bana göre her gün binlerce ton plastiğin çöpe atıldığı ülkemizde bin bir emek ve zahmetle, belki astarı yüzünden pahalıya gelecek şekilde bir avuç kapak toplamak için bu derece kampanya yürütülmesi anlamsızdır. Belediyeler kapakla falan uğraşacağına her gün başka bir atık türünü (örneğin 1 gün kağıt, bir gün plastik, bir gün organik gibi) toplayacak sistemleri uygulasalar zaten kapak toplamaya da gerek kalmaz.

Benim evimde bu tür çöpler her zaman ayrı poşete konulur. Ama ben bu plastik, kağıt, cam çöpleri verecek çöp arabası bulamam... Benim 1 haftada topladığım ve çöpe atmak zorunda kaldığım plastiği insanların onlarca kapak toplayarak biriktirmeye çalışması bana komik gelir. Ben kampanyaya bu gerekçeyle karşıyım. :)
 
İlk yazdığınızda dedim ki, yahu biz birlik olup tepki vereceğimize, bizi düşkün gösteren kampanyaya bizden destek olanlar var diye üzülmüştüm. Ama tanıtım bilgilerine bakınca engeli olmadığını öğrendiğim birinin bu saçma rezil kampanyayı savunmasına üzülmüyorum artık. Hariçten gazel okumak kolay, sen kaldırımda yürüyeme, caddenin ortasından gitmek zorunda ol da göreyim. Geçtiğimiz aylarda çöp kamyonu tarafından ezilerek ölen engellinin durumunu ne anlarsın ki sen?
Kalkar hoşgörürsün bir başkanın kaldırımı dahi yapamadığını...
Bizleri dilenci kimliği ile insanların beynine kazıyacak kampanyaları alkışlarsın, eşekten düşmedin ki acısını bilesin...
Bizler adına, engelli olmayanların ahkam kesmesinden nefret ediyorum.
Sağlamların engelli dernek başkanı olmasına, engellilerin sıkıntı çektiği konularda bilirkişi gibi davranmasına, hani sanki eşini yaralamadan içeri düşmüş bir erkeğin "kadın hakları derneği" başkanı olması gibi...
Sen bizlerin düşüncelerine safsata dersin, ben senin yazdıklarına eskiden olsa inşallah seninde başına gelir diye beddua ederdim, şimdi ise sadece güler geçerim.
İstediğini yaz artık, sen nasıl olsa biz değilsin, hadi klavyene kuvvet...
 
Kendi engelinizden mi nefret ediyorsunuz, yoksa başkalarının engelsizliğinden mi nefret ediyorsunuz anlayamadım.

Ama bu kadar nefret yüklü ve seviyesiz mesajınıza verebilecek nitelikte bir yanıtım yok... üzgünüm.

Kalın sağlıcakla...
 
Jem;

Çok geç kalınmış bir tepki olmuş sizinkisi.
Ama bende rahatsızım, ta ilk günde beri bu rezilliğe seyirciyiz malesef..
 
Her şey iyi hoş da köşe yazarı arkadaşa niye tepki gösteriyoruz onu anlamadım. Adam kendi savunduğu konuda sonuna kadar haklı. Sizin bu kampanyadan hoşlanmama hakkınız olduğu kadar başkalarının bundan hoşlanma hakkı da var. Kaldı ki yazar, "madem beğenmediniz kampanyayı 2 yıldır neden söylemediniz" demekte. İnsanları engelli ve engelsiz diye kategorilere ayırmayın, bunu yaptığınızda engelsizlerin size başka kampanyalar yapma hakkı doğuyor.
 
Ben rezillik olarak görmüyorum. tamamen iyi niyetle yapılmış bir kampanya idi. yürüyemeyen maddi durumu iyi olmayan birçok engelli bu kampanyadan yararlandı. insanların zihnine zavallı engelli bir bir sıfatnın kazındığı konusunda hem fikirim ama bu kampanyayı yapanların değil insanların zihinsel problemi.
 
Engellilerin muhtaç-dilenci, acınası konumuna düşürülmesine tepki göstermeyi, engelilerin aksi, huysuz, geçimsiz imajına cila çekerek yapmanın ve bu itici üslûbun anlamsızlığının farkında olursunuz umarım. :rolleyes:
 
jem
bu kampanya başlayalı 2 yıl oldu,şimdi çıkmışsın ben bu kampanyaya karşıyım diyorsun.adama sormazlarmı, 2 yıldır neredeydin diye,
peki bu duruma karşısın ,
bu kampanyadan dolayı sandalyeye kavuşan engelli arkadaşlarla görüştünmü hiç.onların düşüncelerini aldınmı, veya bu kampanyaya gerek yok engelli arkadaşlara ben alırımmı diyorsun sandalyeleri.
bence senin bu kampanyayla ilgili sorunun yok, bu kampanyayı devam ettireceğim diyen sayın Hakan TARTAN la ilgili sorunun varmış gibi geliyor bana.
konak belediyesi önünde basın açıklaması yap, ama bu kapak kampanyası bitirilsin diye değil, belediye kaldırımları engellilere uygun hale getirsin diye istekte bulun.yoksa sadece gülerler sana
sayın MeTePe ne güzel özetlemiş konuyu
(Bu çeşit önermelere felsefede safsata adı verilir.

Yani ilgisiz 2 konuyu birbiriyle ilişkilendiriyorsunuz... birinden diğerine sonuç çıkartıyorsunuz.)
sayın MeTePe 'ye aynen katılıyorum.

 
sonuç bence neyi nasıl düşündüğümüze bağlı diye düşünüyorum.art niyetli düşünülürse öyle düşünülür yok iyi niyetli bakılırsada öyle düşünülür.ama neticede bir çok kişi bundan zarar görmedi aksine faydalanan arkadaşlar oldu.olaya pozitif tarafdan baksak bence daha olumlu ve yumuşak olur sanki!!
 
Kampanya ilk başladığında 1 yıllık süresi vardı. Sene sonuna doğru birçok engelli derneği ve engelliler bu duruma karşı tepki vermeye başlamıştı zaten.
İkinci sene tepkiler facede yazı ve resimlerle, derneklerin veya engelli organizasyonlarının toplantılarında defalarca dile getirildi.
Nasıl olsa bu sene son diye tepkiler pasif kaldı.
Ancak siyaseten şirin gözükmek adına bir ilçe belediye başkanı olaya sahip çıkarak bu dilenciliği süresiz uzatmak için öne atladı.
SANDALYELERİ GÖRDÜM, BİLMEDEN YAZMIYORUM.

Sandalyeleri daha çok kimler aldı biliyormusunuz?
Gerçekten engeli olanlar ve sandalye kullanması belgelenen kişiler zaten devlet tarafından ihtiyacı giderilmiyor mu?
2012 Yılında sadece bir dernek, isimde vereyim Ramazan Kaymaz abimizin derneği 500 adet sandalye dağıttı!
Üstelik bunun büyük bir kısmı Amerikadan geldi.
Ben burada manuel sandalye ihtiyacı olan varmı diye başlık açtım, koskoca sitede bir iki kişi talep etti.
Onlarda raporu getirip hemen alabilirsiniz dediğimde, kargoya verin gelemeyiz vs. acaip acaip konuşmalar yaptı.
Sadece bir dernek 500 adet "kullanışlı" sandalye verebiliyorken, bu kampanyadan gelen tenekelere muhtaç gibi ismimizin geçmesi sizleri nasıl rahatsız etmedi şaka gibi.

Belediye başkanı ile kişisel ne derdim olacak, işi iyice tiyatroya döktünüz.
İlçede kaldırımlar bozuk, rampası olanda sandalye ile yürünmüyor direk var diyorum bu kişisel mi yahu?
Ben kaldı ki sandalye kullanmıyorum, buna rağmen bir belediyeyi yada kurumu eleştirirken sandalye ile girilmiyor, sandalye ile geçilmiyor diye eleştiriyorum.
5 Yaşındaki çocukların, bzilere acıyarak kapı kapı hatta çöp çöp kapak toplaması, daha o yaşta bu bakış açısıyla hayatı boyunca bizleri zavallı görecek olması umrunuzda değil.
Bu kampanya sadece benim tarafımdan eleştiriliyor, sadece beni rahatsız etti gibi algılayan arkadaşlara da şunu söylemek istiyorum.
Ben bu başlığı, dün toplanan engelli dernekleri ve onlarca dernek yöneticisi, dernek üyeleri tarafından ortak alınan bir karar olduğu için burada paylaşıyorum.
Sanki bir tek Cem rahatsız bu kapaktan, kafasına göre isyan ediyor diye düşünen varsa silsin bunu.

Zaten dün bir sandalye kullanan ablamız dedmişti ki, tatlıcılar odası bile belediyeye istediğini yaptırabiliyor, bizim içimizde o kadar çok kavga varki kendimiz söyler kendimiz dinleriz, birlik beraberlik yok...
Ben kendi adıma, gerektiği zaman her engel gurubu arkadaşımın yanında olurum. Ben polioyum, görme engelliden bana ne, işitme engeli olanın sorunu beni bağlamaz diye hiç düşünmedim. Ama engelli dünyası, ki zaten bunu hepimiz biliyoruz bir tatlıcılar odası kadar birleşemez.

İşin komiği, engeli olmayanlar dahi gelir bizim yaşadığımızı anlıyor, hissedebiliyor gibi karışabiliyor...
Şimdi buradan çıkayım, Urfa belediyesinin alacağı kepçeleri tartışan bir foruma üye olayım. Oranın arazi şartları hangi markaya uygun ahkam keseyim, hayatımda hiç Urfa'ya gitmedim, hayatımda hiç kepçe sürmedim hatta dokanmadım bile ama olsun, birisi bunu yüzüme söylerse safsata yapma leynnn derim... Bir kaç felsefi site gezer, oradan da üç beş cümle araklarım ve kepçe olayına dahil olurum.

Ben 15 Ocakta kapağa isyan eden arkadaşlarımın yanında olacağım, aynı ilde ve aynı görüşte olan arkadaşların da aramızda olmasını diliyorum.
Kapak toplansın, bizim ihtiyacımız var diyen arkadaşlar da, kampanya devam edecek belki, şimdiden toplamaya başlamasını diliyorum.

Hiç kimse, bu işte dönen maddi ranta deyinmiyor bile, alıştırıldık engelli sırtından engelsizlerin bile köşe dönmesine...
Alışanlar alışmayanlar anlaşılıyor yazılanlarla da...
 
engellilerle ilgili bir çalışma yapılmadımı vay efendim engellilerle ilgili hiçbirşey yapılmıyor diyorlar yapıldı mı da engellileri aciz muhtaç göstermek için yapıldı diyorlar yok öyle dava madem öyle o zaman ömss açılmasın engelliler işe girmesin olur mu bu kafayla düşünürsek ömss de yapılmamalı ne bileyim engellileri topluma kazandırmak için yapılan projelerin hepsi iptal edilmeli burda kimsenin kimseyi aciz ya da muhtaç durumda gördüğü yok sadece hem kapakların geri dönüşümü sağlanıyor hem de engelliler bundan yararlanıyor o sandalyeleri alamayacak durumda olan engelli kardeşlerimizde var biraz da bardağın dolu tarafından bakın olaya
 
Sandalyeyi alamayacak durumda olanlara da veriyor sandalye devlet?
Siz bunu araştırdınız mı?
Devlet zaten seni dilendirtmeden sandalyeni karşılıyor, rapor almak yetiyor buna?
Siz her 250 kg. kapak getirene direk sandalyeyi veriyorlar mı sanıyorsunuz?
Uyanmak istiyorum bu kabustan:)
 
JEM daha düne kadar bir kapakta siz toplayın cart edin curt edin diyen sizler değilmiydiniz hayırdır bi anda u dönüşü yaptınız ya ben varya en büyük rantın sizler oldugunu düşünüyorum bende bir engelliyim ama gercektende yazıklar olsun ben bu olayların 2 yıldır cabasını veriyorum bunların rant oldugunu söylüyorum hangi engelli tekerlekli sandalye için rapor aldıda devlet vermedi ben şahsım adına böyle birşey görmedim bugüne kadar o yüzden işinize nasıl geldiyse o şekilde yazıp çiziyosunuz bunca engellinin günahına sizde giriyosunuz yazıklar olsun diyorum başkada birşey demiyorum .
 
Ben bir engelli olarak sürekli yardıma muhtaç olarak görünmekten usandım, inciliyorum istemiyorum engelliler için bir şey toplanmasın neden hep engelliler sosyal devletin görevi devlet, valilik, belediyeler ve dernekler zaten veriyor sandalyeyi devletin görevi vatandaşına hizmet etmek bizlerde birer bireyiz bizlerin de gururu onuru var hiç mi bizim duygularımızın önemi yok sandalyeye binmek her şeyi çözülmüyor o sandalyelerle zaten dışarı çıkamazsın onlar hasta sandalyesi toplumun duyarlılığı için teşekkür ederiz. Bizlere yardımcı olmak istiyorlarsa mimari engellerin kaldırılmasında yasalarımızın hayata geçirilmesinde bizler destek versinler artık dilenci konumundan kurtulsun engelliler.
 
.
İşin komiği, engeli olmayanlar dahi gelir bizim yaşadığımızı anlıyor, hissedebiliyor gibi karışabiliyor...
Şimdi buradan çıkayım, Urfa belediyesinin alacağı kepçeleri tartışan bir foruma üye olayım. Oranın arazi şartları hangi markaya uygun ahkam keseyim, hayatımda hiç Urfa'ya gitmedim, hayatımda hiç kepçe sürmedim hatta dokanmadım bile ama olsun, birisi bunu yüzüme söylerse safsata yapma leynnn derim... Bir kaç felsefi site gezer, oradan da üç beş cümle araklarım ve kepçe olayına dahil olurum.

Bu üslupta yazılan mesajlarınıza yanıt vermeme niyetindeydim. Ama belli ki konuyu kaşımayı seviyorsunuz. O yüzden bir yanıt vermek zaruret haline geldi.

Şimdi, bir kepçeciler forumu varsa doğrusu mesajlarını okumak ilginç olurdu. Google'a soralım bakalım. :)

Konuya gelecek olursak; bir insanın sadece profilinde yazan 2-3 cümleye bakarak hakkında herşeyi bildiğinizi düşünerek çok büyük bir yetenek sergiliyorsunuz. Kutlarım.
İlginizi çekecek olursa ben sağlık sektöründeyim. 20 yıldır da engelli çocuklarla çalışıyorum. Her günüm bu çocukların aileleri arasında geçiyor. Kendi isteğimle değil ama merhum Sakatlar Konfederasyonu Başkanı Faruk Öztimur'un talebi ve ısrarıyla konfederasyon çalışmalarında görev aldım.

Siz kepçeler konusundan hiç anlamayabilirsiniz ama ben özürlülüğün ne olduğu konusundan birazcık anlarım.

********************
İşin diğer boyutuna gelince;

Bu forumda engelsizler üye olamaz veya konularda fikirlerini dile getiremez diye bir kural varsa -kusura bakmayın- benim haberim yok. Belki moderatör olarak beni bilgilendirmeniz yerinde olur. Çünkü forum kurallarını inceledim ama böyle bir ifade bulamadım.
Eğer forumun böyle bir politikası varsa ben de hemen pılımı pırtımı toplar kepçeciler forumuna giderim.

*************************

İnsan psikolojisi ilginç bir şeydir.
- Bir boksör yüzüne çok sert bir yumruk yediğinde çoğumuz yüzümüzü ekşitiriz.
- Bir çocuğa araba çarptığını görünce içimizde bir şeyler kopar gider.
- Bir filimde birinin kolunun kesildiğini izlerken -bunun film olduğunu bilmemize rağmen- kendi kolumuz kesiliyormuşcasına rahatsızlık duyarız.

Bütün bunlara neden olan şey, beynimizde "ayna etkisi" olarak bilinen bir mekanizmanın bu olayları kendimiz yaşıyormuşcasına bize yaşattıklarıdır. Bunu "empati becerisi" diye de adlandırabiliriz.

Uzun lafın kısası, bir durum hakkında fikir yürütebilmek için mutlaka o durumu yaşıyor olmamız gerekmez. Yaptığınız yorumun "safsata" olduğunu söyleyebilmek için benim de engelli olmam gerekmiyor. Bu engelle ilgili değil, düşünme becerisiyle ilgili bir durumdur.

**************************

Esas konuya dönecek olursak...
Engelliler üzerinden kapak toplanıp sandalye alınmasının pek çok eleştirilecek yönü olabilir. Zaten bunların bir kısmını dile getirmiştim. Ancak, sizin tezinizin yanlış olduğunu görebilmek için ne engelli olmak, ne de dahi olmak gerekiyor.
Şimdi açık yüreklilikle şunları söyleyebilir misiniz? "Vergi indirimiyle, ÖTV'siz araç imkanıyla, Engelli maaşıyla, Bakım ücretiyle vs.. engelliler üzerinden siyasi rant sağlanıyor." Eğer bunları siyasi bir rant olarak görmeyip engelliler için pozitif ayrımcılığın bir parçası olarak düşünüyorsanız -ki ben öyle düşünüyorum - engelliler için kapak toplanmasının da teoride bundan farkı yoktur. Sandalye yanlış bir tercih olabilir. Peki aynı kapak parasıyla atıyorum 10 tane engellinin okula ulaşım imkanı karşılansaydı farklı mı düşünürdünüz?

Dediğim gibi, sizin bu kapak toplanma meselesinde rahatsız olma, hatta eleştirme hakkınız mevcuttur. Ama ortaya koyduğunuz gerekçeler genel prensipler olmaktan ziyade şahsınızla ilgili, "benim engelimi bu işe karıştırmayın" demekten farklı bir şey değildir.

Olabilir... bu da bir tercihdir. Ancak, aynı duyarlılığı muhtaç engelliler için yardım toplayan her türlü dernek, vakıf ve kampanya için de göstermenizi arzu ederdim.

******************

Her neyse.... Engellilerle ilgili bir konuda haddim olmayarak fazla laf söyledim. Affola... Ben iyisimi kendime bir kepçeciler forumu bakınayım. :)
 
ege üniversitesinin bitirdiği OFD'nin (omurilik felçlileri derneği) mal bulmuş mağribi gibi üstüne atladığı konuyla ilgili en ilginç yorum Hakan Özgül'den:

Kime ve Neye Hizmet Ediyor? Makale Tarihi : 07 Ocak 2013 by hakan
Plastik kapak kampanyalarına karşıyım, çünkü: Sözü dolandırmaya lüzûm yok ama tane tane anlatacağım. 1- SGK “güvencesi olanların” hem mekanik hem de akülü tekerlekli sandalye almaları için yapmaları gereken rapor çıkarmaktır. İstenilen seviyelerde olmasa bile SGK sandalyelerin bedellerini ödüyor. 2- SGK “güvencesi olmayanların” hem mekanik hem de akülü tekerlekli sandalye almaları için yapmaları gereken rapor çıkarmaktır. İstenilen seviyelerde olmasa bile kaymakamlıkların sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları sandalyelerin bedellerini ödüyor. 3- Kapak toplamak için çocuklar çöp karıştırır halde. Olası riskler n’olacak? 4- Seçilen sandalyeler en ucuz ve kalitesiz cinsten. İyi bir mekanik sandalyenin bedeli en az ikibin TL, iyi bir akülü sandalyenin bedeli ise yirmibin TL’den aşağıya değil. Alınan sandalyeler (mekanikler için yaklaşık ikiyüz TL, akülüler için ise ikibin TL’ye alınıyor) ne yazık ki kullanıcılar için tıbbi sorunlar barındırıyor. Zira her birey için seçilen sandalyelerin kişiye özel imalatı gerekir ve ölçüler uzmanlar tarafından alınmalıdır. Verilen sandalyelerde bir tane uzman raporu gösteremezler. 5- Engellilik meselesi tekerlekli sandalyeye indirgenemez. 6- Toplanan plastik atıklar 05.07.2008 tarih ve 26927 sayılı Resmi Gazete yayımlanan Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmelik’e aykırı olarak toplanmaktadır. Zira toplama yetkisi lisanlı kuruluşlar ile belediyelere aittir. 7- Çevreci değildir zira pet şişenin kapağı alınıyor –çünkü en değerli kısmı kapak bölümüdür- ancak alt tarafı çöpe atılıyor. 8- Kapak kampanyaları dilencilik kültürünün tezahürüdür. 9- Amacı yardım etmek için kurulmuş olan dernekler dahi: “getir plastik kapağı, al sandalyeni” demeye başladı. 10- Atık plastiğin hurdada fiyatı yaklaşık 0,75 TL/Kg. Ayda on ton sadece bir dernek topluyormuş. Dönüşüm firması, dernek ve tekerlekli sandalye üreticisi arasında önemli rakamlar dönüyor. Ciddi bir rantiye haline dönüştü. 11- Engelli bireylerin haklarını savunan derneklerin vazifesi dilencilik değil savunuculuk faaliyetleridir. 12- Yolda, çevrede ya da herhangi bir yerde rastladığım bir kişi: “Ben size yardım ettim, şu kadar kilo kapak topladım” diye karşımda böbürleniyor. İlişkiyi dikey kurmak istiyor ve vicdanını da kapak toplayarak rahatlatmış oluyor?! Şimdi lütfen düşünün, kapak toplamak neye ve kime hizmet ediyor? Hakan Özgül 07.01.2013

Kime ve Neye Hizmet Ediyor? | Hakan Özgül
 
Arkadaşım ben bir engelliyim yazar engelli mi benim duygularımın ne olduğunu anlayabilir mi artık sadaka toplumundan kurtulalım bir engelli bir yere gitti mi ne istiyormuş diyorlar. Biz onurumuzla yaşamak istiyoruz. Engelli engelsiz diye kategoriye ayırmayın diyorsun çok güzel o zaman çevre temizliği için toplanılsın kapaklar neden engelliler için bir kapakla hayata bağlayın diyorlar.
 
ben tekerlekli sandalye mahkumlarından biriyim beni binalarında komşu olarak istemeyen, binanın görüntüsü bozulur diye rampa yapılmasına karşı çıkan, kaldırımlarda nadir olarak bulunan rampaların önüne ve hatta kaldırımın üstüne arabasını park eden, kaldırımlarımlarda tezgah açarak benim geçmemi engelleyen, kaldırımda yer yada rampa olmadığı için asfalt yolda giderken kornaya basarak taciz eden bana engelliyim diye kız vermeyen vs... insanlar topluluğu kapak toplayıp vicdanınımı rahatlatıyor??? gecen hafta cuma namazını kılmak için heveslendim arkadaşlarda sağolsun yardım etti camiye gittim onlar abdest alırken ben cami önünde bekledim 2 zatı şerefsiz geldi bu caminin cemati az meydana git orda parayı kırarsın dedi işte bu ve bunun gibi kampanyalar bizleri sadece toplum gözünde dilenci aciz kişiler olarak gösteriyor devlet zaten bizlerin sandalyesini karşılıyor lütfen artık benim yerime tekerlekli sandalye kullanmayan hiç kimse konuşmasın
 
Her her nerede mavi kapak kampanyası ile ilgili bir haber görsem altına eleştirimi her yerde yapıyorum.Kendi blogumda ilgili yazım burada.Bana kapak topladım nereye verelim dendiğinde; toplamayın gerek yok diyorum. Devlet isteyene o sandalyeyi veriyor diyorum.
Her dükkanın önünde bir su şişesi asılı içine kapak atılıyor Kim bu kapakları toplayanlar belli değil. Jem'e Tamamen katılıyorum.Engelliyi tamamen muhtaç insan konumuna sokuyor. Verdikleri sandalye iyi olsa bari bir nebze hafifletici sebep olabilir ama nerde! Sandalyenin bir engelli için ne demek olduğunu bilmeyen birilerinin yapacağı bu kadar olur. Yaşlıya, gence, çocuğa,uzun boyluya, kiloluya, hangi hastalık sonucu sandalye kullanmak zorunda kaldığına ev içinde mi dışarıda mı kullanacağına göre değiştiğinden bi haber hepsine aynı tipte sandalye dağıtılıyor.
 
Devlet veriyo devlet yapıyo devlette devlet; dayamissiniz sirtinizi devlete ohh ne ala memleket. Madem bu kapak kampanyasina karşi cikiyosunuz hadi gidin tekerlekli sandalyeleri siz alin da görelim. ordan konusmasi kolay ihtiyaci olanlara gidip surdan al diyosunuz ama düşünmezmisiniz ki hiç bu devlete Paralar nerden gelir nerden gider?
bu kampanya hem geri dönüşüm namina hem engelliler namina; dolayısıyla devletin ekonomisine katkidir. bu kampanyayyi baltalayip bitmesini isteyenler siz engelliler için naptiniz söylermisiniz_?
 
Bunda iyi niyet diye bir şey olmadığını 230 kilo kapakla yetkili yere gittiğimizde anladım. Tamamen sömürü. 250 kilo kapak olmak zorundaymış. Yahu 250 kilo mavi kapağın kapladığı yeri bilen var mı ? Taşıması dert, toplaması dert. 20 kilo eksik var diye geri çevirdiler. İyi niyet olsa kardeş sorun değil 20 kilo bu kadar toplamışın al derdiler.. Ben en başta 10.000 kapak gerekiyor sanıyordum, sonra 250 kg sınırıymış öyle dediler, Neyse başladık bir kere deyip devam ettik toplamaya. Ama sonra ufak bi araştırma yaptım verdikleri dandik tekerlekli sandelye fiyatları 400-500 lira arası bişey, Tabi başka yerlerde daha kalitelileri de olması muhtemel. Bu kapakların piyasa değeri de hemen hemen o kadar 3 aşağı 5 yukarı. Yani bi iyilik yaptıkları yok, kapak toplayarak ödüyorsun zaten sandalyelerin ederlerini.Ha çokta ihtiyacım yoktu ama bu sömürü karşısında sinirlendim. Bıraktım, yığdım kapılarına kapakları döndüm geldim, çevreye bi katkımız oldu en azından. Tek acıdığım kapakları taşıması için tuttuğum arabacıya verdiğim ücret oldu :)
 
ener devlet parayı gökten toplar merkez bankasının çatısı açıktır gökten yağan paralar orada birikir senin yaşın kaç hangi evrende yaşıyorsun hani engelli engelsiz fark etmez bizlerden alınan vergi denilen bir şey vardır işte o vergilerle devlet halka hizmet eder ayrıca ilerde hastalınırsam devlet bana baksın diye her ay sigorta primi adı altında devlete çalışanlar olarak para veriririz sen hayatında sandalyeye bindinmi tabi ki hayır binseydin o verilen dandik sandelyelerin bir boka yaramadığını anlardın ya sizde hiçmi akıl yok tekerlekli sandelye kullananlar bunun yanlış olduğunu söylüyor ama kullanmayanlar ne güzel kampanya siz ne bilirsiniz diyor sizlerin açıktığınıza yada çişinizin geldiğine ailenizmi karar veriyor
şimdi sen devlet size maaş veriyor dersin onunda neden verildiğini anlamazsın açıklayım benim bu güne kadar devlete ödediğim sigorta primleriyle iş yerinden devleti zarara uğrattığı için devletin aldığı paraların toplamı 400.000 lira ediyor bu paranın aylık faizi benim maaşımdan çok daha fazla yani devlet bana sadaka vermiyor anladınmı ener efendi şimdi benim vergimle yapılan yolları kaldırımları parkları vb yerleri ben kullanamıyorum ama sen kullanıyorsun senki devletin hakkını koruyan beyzade şimdi ver benim hakkımı.... bilmeden ahkam kesme burda önce iki bacağını kaybet sonra gel konuşalım
 
neden haklı bana açıklayarak anlatırmısın keşke baçaklarım yerine böbreğimi kaybetseydim felçlileri daha iyi anlardım nede olsa bu ülkede derdi çeken derdinin ne olduğunu bilmez açın halinden toktan daha iyi kim anlar mesela ben şimdi işitme engellileri onlardan çok daha iyi anlıyorum
 
Ben çalışıyorum. vergimi ödüyorum siz boş boğazların kullanırken hiç zorluk çekmediğiniz kamusal ve sosyal alanları ben ona buna minnet ederek ancak kullanabiliyorum. Kullandığım alanlar da ancak %25 eder.Bunu isteyince suçlu mu oluyoruz yani? Sosyal devlet ne demek bilmeyenlerle burada neleri tartışıyoruz.Sandalye kullanmıyorsanız anlayamazsınız.
 
Köstek olmak eleştiri getirmek lekelemek çok kolay ama destek olmak zor.
Hem kapak toplamıyorsun hemde toplayana çatıyorsun.
Kapakların geri dönüşümü ve bu kampanyayla birlikte oluşan yardımlaşma duygusuna neden karşı oluyorsunuz, hoşuna gitmiyorsa kapak toplama ama gölgede yapma.
Bırak aciz, fakir, yardıma muhtaç olan engelliler sandalye sahibi olsunlar.
Devletin verdiği arabalarda bu kampanyada dağıtılan arabalardan çok kaliteli değil, kıyaslarsak kampanyanın kalitesi artar.

Ekleme: umutsuz13, Jem neden 2 sene durdu durduda şimdi karşı çıkıyor işi acıtasyona getirip ters falso yapıyor biliyor musun ? Çünkü kampanyayı Chp'liler üstlenmek istiyor.

Jem çok radikal Chp karşıtıdır, ispat istiyorsan forumda ki Şafak Pavey konusuna bak, Şafak Pavey ve Chp'liler hakkında düşündükleri de şudur; bu zihniyet dine saldırır namusa el uzatır tarzı şeyler.
2 sene sonra "engellileri aciz görüyorlar" gibi bir manipüleyle olaya el atmasının sebebi budur. Burada söz konusu olan asıl mevzu ne engelliler nede aciz görülmeleri. Asıl mevzu siyasi parti olayları. Eğer bu kampanyayı İzmir'den Ak parti milletvekili adayı olan Murat Tolga Balıkçı üstlenseydi Jem bunları yazmazdı buraya. Kendiside o vekil adayının seçim propagandalarında beraberdi ve kaybettiler ama Chp'nin engelli adayı Şafak Pavey kazandı ve meclise girdi. Jem'in hala propagandayı sürdürdüğüne inanıyorum.
Bu kampanya için YETER ARTIK. Çünkü Chp'liler devam ettirecekler. Bu köstek olanların bir kapak topladığını bile sanmıyorum sadece ve sadece kampanyayı itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bu kişilerin sandalyelerle yada kapak toplamayla hiç bir alakası olduğunu sanmıyorum tek alakaları siyaset.

Engellileri aciz görüyorlar acıyorlar manevrası yapacağınıza engellileri siyaset üzerinden istismar etmeyin. Bir sürü engelli bu kampanyadan sandalye sahibi oldular, ülkenin dört bir yanında çocuklar kapak toplayarak hem yardımlaşma hemde çevrecilik konusunda çift yönlü bilinçlendirilmeye çalışıldı. Sırf siyasetiniz hoş olacak diye böyle bir kampanyayı ezemezsiniz !
 
dünyada içme suyu sorunu var ben her ay bir bardak su eksik içerek su sorununa bir nebze olsun çare olacağım vicdanım rahatlayacak ha bu arada benim bir akvaryumum var her ay 1 ton içme suyunu onun için kullanıyorum ama olsun 1 tonu keyfime kullansamda 1 bardağı kurtardım o yeter bu söylediklerim ne kadar mantıklıysa benim her türlü hakkımı gasp edenlerin dandik bir kapak toplayıp vicdanlarını rahatlatmasıda o kadar saçma
 
Üst Alt